KİTAP HAKKINDA
Kitap Adı: Dünya Okulu
Yazar Adı: Salman Khan
Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları
Sayfa Sayısı:216
Baskı Sayısı:10
Dil: Türkçe
Çeviren: Cem AKAŞ
Basım Tarihi:1.Baskı: İstanbul, Kasım 2014
KİTAP ÖZETİ
1.Bölüm
Öğretmeyi Öğrenmek
Salman Khan
ve kuzeni Nadia arasındaki Nadia’nın sınavda düşük not almasından Khan
Academy’nin kuruluşuna kadarki olan süreç anlatılır. Kitapta şöyle ifade
edilir: Her öğrencinin zeki olduğunu ve ayrıca bir seviye belirleme sınavına
göre insanları başarılı veya başarısız olarak gruplandırıp etiketlemenin doğru
olmadığını yazar dile getirir.
Salman Khan
Nadia’nın zeki bir öğrenci olduğuna inanır. Öğretmenlik eğitimi almadan sadece
deneyerek bu eğitim serüvenine girmiştir. Kitapta şöyle bahsedilir:
"Öğretmek bence apayrı bir beceri hatta yaratıcı, sezgisel ve son derece
kişisel bir sanat".(23.sayfa)
Tabii burada
Salman Khan artık kuzeni gibi tüm öğrencilerin farklı ve doğru bir sistemle
eğitilmesi gerektiğini zanneder. Bunun sonucunda ise ilk olarak kuzeni ile
telefondan ders anlatmaya başlamıştır. Daha sonra bu basit bir video çekimleri
ile devam etmiştir. Kuzeninin bu konuyu yapabileceğine inandırıp kendine
güvenmesini sağlamıştır. Nadia bu konuyu artık öğrenmiştir ve daha önce neden
yapamadığı konusunda kendine kızmıştır. Ve en sonunda artık Nadia sınavlarında
hep başarılı olmuştur.
Kimi
insanlar hızlı öğrenirler kimileri ise yavaş öğrenirler. Bu bize hızlı öğrenen
bireylerin daha başarılı olduklarını göstermez, yavaş öğrenen bireylerin ise
başarısız olduğunu göstermez.
Salman Khan
bu konuda tekrar etmenin çok önemli olduğunu düşünür. Bu yüzden çektiği
videoları youtube aktarıp öğrencilerin konuyu tekrar ederek o konuyu daha iyi
öğrenmelerini sağlar. Bunun sayesinde tüm öğrenciler istediği her an her yerden
eksik gördükleri veya tekrar izlemek istedikleri konuları
tamamlayabileceklerdir.
Kitapta
dikkat sürelerinden de bahsedilmiştir. Bu süreler eğitimciler tarafından 10 ile
18 dakika arasında belirlenmiştir. Bu dakikadan sonra ders ne kadar güzel,
öğretmen ne kadar iyi olursa olsun öğrencilerin dikkat dağınıklığı yaşadığı
belirtilmiştir. Bu konuyla bağlantılı olarak Salman Khan kitapta şöyle ifade
eder: "eğer dikkat süresi 10 ile 18 dakika ise, sınıf dersleri neden yine
de bir saat sürmeliydi?"(33.sayfa)
Kitapta
geleneksel eğitimin belli zaman aralığında ve belli yerlerde olduğundan tüm
öğrencilerin tam öğrenme gerçekleştiremediğini ifade etmiştir.
Bununla
birlikte Khan Academy öğrencilerin aktif öğrenmelerini, öğrenmenin istekli
olarak gerçekleşmesini ve öğrenme sürecinin nerede ve ne zaman
gerçekleştirileceğinin özgürlüğünü sağlar ve öğrencileri motive eder.
2. Bölüm Parçalanmış Model
Kitapta şöyle ifade edilir: “Standart eğitim modelinin
temelleri kayda değer ölçüde inatçı ve tek tip.”
Salman Khan geleneklerin sorgulanması gerektiğini
düşünür. Geleneksel okullarda okul yönetiminin belirlediği saatte okula
gidilir, öğrenciler 40 dakika boyunca yerlerinde öğretmenlerini dinlerler.
Öğretmenler müfredatın dışına çıkmadan dersleri ezbere olduğu gibi anlatır.
Kitapta çıraklık sisteminden bahsedilmiştir. Burada
ilk kez eğitimin çevreyle öğrencinin etkileştiği ve aileden uzaklaşıldığı ifade
edilir. Bu çıraklık sisteminde usta öğretir, öğrenci ustanın dediklerini yapar
ve bu şekilde öğrenir. Çıraklık sisteminde öğrenci yaşayarak öğrendiğinden
bilginin kalıcılığı artmış olur.
Salman Khan aynı zamanda Prusya modelinden de
bahsetmiştir. Bu model K-12 eğitimi denilen kurallara maruz kaldığımız eğitim
yöntemidir. Prusya modelinin amacı kuralları benimseyen sadık kalan tek tip
öğrenciler yetiştirmektir. Bu model yüzünden öğrencilerin kendine olan
güvenleri ve eleştirel düşünme yetenekleri yok oluyor.
Kitapta geleneksel öğretimde öğrencilerin dersleri tam
anlamıyla öğrenemediklerini, sadece not için derse çalıştıklarını ifade
etmiştir. Öğrenciler üst sınıfa geçtiğinde aynı konunun devamı şeklinde yeni
bilgi öğretildiğinde kendini başarısız olarak sayar ve kötü hisseder. Kitapta
bu konuyla alakalı şöyle ifade edilir: “Çünkü öğrencimiz, gravyer peyniri gibi
öğrenimin kurbanı olmuş. Dışarıdan bakıldığında eksiksiz görünüyor ama eğitimi
deliklerle dolu.” (77. Sayfa)
Salman Khan öğrencilerin sınıfta işlenenleri gerçek
hayatta nasıl uygulayacağını bilmeleri gerektiğini ifade eder. Ve test
sonuçlarıyla öğrencinin kesin bir değerlendirmeye tabi tutulamayacağını ifade
eder. Bunun mümkün olması için testlerin iyi tasarlanmış olması gerektiğini
savunur.
Salman Khan her öğrencinin öğrenme süresinin farklı
olduğunu ifade eder. Khan Academy bu farklı öğrenmeleri ortadan kaldırmak için
kurulmuştur.
3.Bölüm Gerçek Dünya
Salman Khan bu bölümde eğitimin bu durumunu
eleştirmenin kolay olduğunu bu durumu düzeltmenin ancak paradigmaları
değiştirerek gerçekleşebileceğini ifade eder.
Khan Academy yazılımının yazılmaya nasıl başlandığını,
kimlerin yardımcı olduğundan bahsedilmiştir. Salman Khan Video derslerinde
binlerce öğrenciye ulaşıyorken gerçekte hiçbiriyle etkileşimde bulunmuyordu.
Salman Khan’dan bu yazılımla birlikte projesini bir okulda uygulanması
istenmiştir.
Bu projeyle
birlikte Salman Khan sınıfları seviyelerine göre ayırmıştır. İleri seviyedeki
öğrencilerin bir süre sonra eksik oldukları konuda geri kaldıkları, düşük
seviyedeki öğrencilerin ise sıfırdan başlayıp ileri seviyedeki öğrencileri
geçtiği gözlenmiştir. Kitapta Los Altosu Deneyi sayesinde 5. ve 7.sınıf olmak
üzere iki tane pilot sınıf seçiliyor. Beşinci sınıfların başarılı bir test
sonucu oluyor yedinci sınıfların ise alttan birçok bilgi eksiklikleri olduğu
için deneyde başarılı olamıyorlar. Kitapta öğrencilerin aktif bir şekilde
eğitime katılmaları gerektiği ifade edilmiştir. Eğlenerek, oyunlar oynayarak
yeni fikir ve yeni bir icat ortaya koyarak daha iyi bir eğitim alınacağını
ifade etmiştir. Kitapta Khan Academy projesinin çok ilerlediğini ve Salman
Khan’ın artık serbest yatırım işinden ayrıldığını ifade eder.
4. Bölüm Dünya Okulu
İklim, insanlar ve eğitim kısacası her şey değişiyor.
Bu değişim eğitim açısından ya olumlu ya da olumsuz bir değişim gösteriyor.
Bu bölümde
farklı yaşlarda öğrencilerin kaynaşmasının gerekliliği üzerinde duruluyor. Bu
durum kitapta şöyle ifade edilmiştir:
“Geleneksel sınıf öğretimi dünyanın en yalnız işlerinden biridir. Etrafı bir
öğrenci deniziyle çevrili öğretmen
körfezdeki bir yalnız kaya gibidir. “ (170. Sayfa) Kitaptaki bu benzetme
geleneksel eğitimi en güzel şekilde açıklamıştır. Çünkü geleneksel eğitimde
öğrenciler pasif bir rol oynadığını, tüm bilgileri öğretmenlerinden aldığını
ifade etmiştir. Kitapta bahsedilen bu kurallara uyan tek tip öğrenci
yetiştirmenin hiç doğru olmadığından bahsedilmiştir.
Salman Khan farklı olarak öğrencilerin diledikleri
gibi davranmaları gerektiğini savunmuş ancak bu şekilde ideal bir sınıf ortamı
olacağını ifade etmiştir. Kitapta yaz tatillerinin anlamsız olduğu
savunulmuştur. Bunun öğrencilere hiçbir fayda sağlamadığını, öğrendikleri her
bilginin unutulduğunu ve öğrencinin eğitimden uzaklaştığını savunmuştur.
Salman Khan hayalindeki okulun yaz
tatili diye bir şey olmaksızın öğrencinin istediği zaman tatil yapmasını ifade
etmiştir. Bununla birlikte öğrenci de eğitimden uzaklaşmayacaktır. Yazarın
amacı öğrencilerine tam bir öğrenme imkânı sunmak istemesidir.
Salman Khan kitapta her çocuğun
ailesi için değerli olduğu, her ebeveynin çocuğunun iyi bir eğitim alması
gerektiğini ifade etmiştir. Fakat hiç kimsenin eşit standartlar ve şartlar
altında olmadığını ifade etmiştir. Salman Khan bilgisayar temelli eğitimin
şartları herkes için eşitleyeceğini düşünmüştür. Ki zaten Khan Academy’nin
amacı “Eğitimde fırsat eşitliği için, herkese, her yerde, dünya
standartlarında, ücretsiz eğitim.”
YORUMUM
Khan Academy‘nin nasıl kurulduğunu ve nasıl
geliştirildiğini öğrendim. Eğitimle alakalı hiçbir bilgiye sahip olmayan
birisinin başarı hikâyesi beni etkiledi.
Sıfırdan başlayıp hiç vazgeçmeden her defasında yenileyerek ve
geliştirerek binlerce, milyonlarca öğrenciye ulaşabilmesi beni etkiledi.
Öğrencilere eğitim verilirken onların anlayabileceği
şekilde verilmesi gerektiğini anladım. Burada anlatış şekli de önemliydi. Eski
bilgiyi daha tam oturtamadan yeni bir bilgiyi öğrenemeyeceğimizi, bu bilginin
tam olabilmesi için konuyu temelinden öğrenmenin gerektiğini öğrendim.
Öğrencilerin öğrenirken serbest olması gerektiğinin belli kurallar dâhilinde
tek tip bir birey olarak yetiştirilmemesi gerektiğini anladım.
Ev ödevi konusunda ise öğrencilerin çoğu verilen
ödevlerin kolay, amaçsız ve çok fazla olduğunu söyleyip bunun tam aksine kısa
ve zor olmasını istemişlerdi. İşte tam burası benim için önemliydi çünkü bende
çok fazla ödevden yana değilim.
Bu kitap şu anda aldığım eğitimi bana sorgulattı.
Öğrencileri bir sınıfa sokup saatlerce oturmalarını ve dinlemelerini beklemenin
çok gülünç olduğunu düşünüyorum. Bu kitap not vermenin geleneksel eğitim için
hiç uygun olmadığını ve gereksiz bir ölçme aracı olduğunu düşündürmeye başladı.
Yaz tatillerinin anlamsız olduğunu bana hissettirdi.
Çünkü zaten Salman Khan’ın yaptığı gibi bir eğitimle karşı karşıya kalsaydık
her öğrenci istediği zaman istediği yerde tatilini yapabilecekti.
Benim bölümümle de yakından alakalı, bilgisayarı ve
teknolojiyi verimli ve etkin kullanıldığında faydaları vardır. Bilgisayar
destekli eğitimin geleneksel eğitimle birleştirilip faydalanılması gerektiğinin
eğitim açısından verimli olacağını ve katkı sağlayacağını düşünüyorum.
Benim şu anda geleneksel eğitimden yararlanabiliyorum
ama benim gibi olamayan birçok arkadaşımın olduğunu da biliyorum. Bu nedenle bu
eğitimin herkes açısından uygun olmadığını düşünüyorum. Bu durumun Khan
Academy’nin tanımını bozduğunu düşünüyorum. ““Eğitimde
fırsat eşitliği için, herkese, her yerde, dünya standartlarında, ücretsiz
eğitim.”